🎿 Ingilizce Atasözleri Ve Türkçe Karşılıkları

Merhabadeğerli dinleyenler, yine yeni bir " Enlem ve Boylam "da, 114. " Enlem ve Boylam "da, " Envaiçeşit Müzik ve İçerik "le, Şubat 2018 itibariyle huzurlarınızdayız. Dinlemek için: Enlem ve Boylam 114 (Şubat 2018) İzlemek için: İngilizce-Türkçe Atasözleri (Proverbs) KOLAY TAKİP / ABONELİK: OkulSözlük Seti, Türkçe Sözlük, Yazım Kuralları, Atasözleri ve Deyimler, İngilizce Türkçe Sözlük İlkokul Öğrencilerinin Aranan Seti.. A' dan Z'ye TDK'nın Son Değişiklerine Göre Hazırlanmıştır. 320 Sayfa. Paket İçeriği: 1 Adet Türkçe Sözlük 1 Adet Yazım(imla) Kılavuzu 1 Adet Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü Onunlaİngilizce konuşun. He is in trouble. Başı belada. We have breakfast in the morning. Sabahları kahvaltı ederiz. We have tea in the afternoon. Öğleden sonra çay içeriz. We watch TV in the evening. Akşamları televizyon izleriz. Eğlenceliİngilizce: İÜ İngilizce İktisat bölümü mezunu Talha Durmuş ile gerçekleştirilen bu bölümde, İngilizce atasözleri (English Proverbs) ve Türkçe karşılıkları üzerine sohbet edilmiştir. 18: Çıkış: Kapanış sinyali Gözlerinikapat, kalbini temizle ve bırak gitsin. Hiçbir şey, ikinizi birlikte görmekten ve bir daha asla benim olmayacağını bilmekten daha kötü olamaz. Sen benim en zor vedamdın. En acı verici vedalar asla söylenmeyen ve asla açıklanmayanlardır. Ben hayatımda, beni ben olduğum için takdir eden birini istiyorum. Türkçe: En iyi gülen, gülüşü kalıcı olandır. İngilizce : A bayonet is a weapon with a worker at each end. — British Pacifist Slogan, 1940. Türkçe : Süngünün önünde bir işçi, arkasında bir başka işçi. İngilizce : If the only tool you have is a hammer, you tend to see every problem as a nail. — Abraham Maslow. İngilizceAtasözleri, Türkçe Anlamları ve Kullanım Örnekleri. Written by Beril Karaman Genel. Atasözleri, kullanıldığı dilin kültürünü en iyi yansıtan sözlerdir. Türkçe’de de bir durumu en kolay özetleyen ve kendimizi daha kolay ifade etmemizi sağlayan yegane sözlerdir atasözleri. İşteİngilizce'de en sık kullanılan 10 popüler İngilizce atasözü ve Türkçe anlamı; 1. "First come, first served" Türkçe karşılığı: İlk gelen, ilk hizmet(servis) alır. Türkçe atasözü karşılığı: "Erken kalkan,yol alır." Türkçe anlamı: Hizmet almak için ilk sırada olandan başlanacağını vurgulamaktadır. Genelde aciliyet duygusunun ifade edildiği bu atasözü İngilizler tarafından oldukça sık kullanılmaktadır. Türkçe - İngilizce Benzer Kelimeler - Similar Words in Turkish and English. Bu bölümde Türkçe'deki karşılıklarına çok yakın olan kelimeleri göreceksiniz. Türkçe'ye yabancı dillerden epey bir sözcük geçtiği ve geçmeye devam ettiği için bu liste oldukça uzun. Bu bölümdeki İngilizce kelimeler Türkçe 4 sınıf atasözleri Eşleşmeyi bul. Haticegures99 tarafından. 4. Sınıf Türkçe Atasözleri Gameshow testi. Turkdeeren tarafından. 4. Sınıf Türkçe Atasözleri Gameshow testi. Alacafatmalale2 tarafından. Küresel Bağlantılar Eksik kelime. İngilizce ifadelerin argo, alaycı, esprili gibi nitelikleri de göz önüne alınarak en uygun Türkçe karşılıkları verilmiştir. İngilizce Günlük İfadeler Sözlüğü, okurun her gün karşılaştığı değişik konumlarda İngilizce dil yeteneğini geniş ve etkili olarak kullanmasını sağlayan eşsiz bir başvuru kaynağıdır. İngilizce konuşurken en çok yapılan hatalardan birisi de atasözleri birebir çevirerek kullanmaktır. Elbetteki atasözleri her dilde mevcut ve Türkçe’de olduğu gibi diğer dillerde de genellikle mecaz anlamda kullanılan, ilk duyduğunuzda hiçbir anlam ifade etmeyen fakat vermek istediği bir mesaj olan ifade biçimleridir. B26p2fp. İngilizce, farklı milletlerden anadilleri farklı olan insanların konuştuğu ilk küresel ortak dil olarak tanımlanır. Uluslararası diplomasi alanlarında yardımcı dil olarak kullanılan en önemli dildir. Dünya insanlarının nerede olursa olsun birbirleri ile iletişim kurabilmesini sağlayan ortak bir kültür ögesi haline dünya üzerinde ana dil ve ikinci dil olarak toplam 1,8 milyar insan tarafından konuşularak en popüler dillerden biri olmuştur. Durum böyle olunca İngilizce için, dünya dili ve iletişim dili gibi tanımlamalar yapılmaktadır. Bu kadar çok kullanılan bir dili öğrenmek de insanların küresel anlamda yer edinebilmeleri ve kendilerini geliştirebilmeleri için önemlidir. Bu nedenle ana dili farklı olan pek çok ülkede ikinci bir yabancı dil olarak İngilizce dili tam manasıyla öğrenebilmenin yolu, o dilin tüm kullanım alanlarına hâkim olmaktan geçer. Dillere anlam katan ve kültürel taşıyıcılığını da kuvvetlendiren en önemli nokta, o dile ait olan atasözleri ve deyimler olmaktadır. Bu sözler hem bir dilin geçmişten gelen birikimini yansıtırken hem de günlük hayattaki farklı durumlar karşısında incelikli belirtmeler yapmaktadır. İngilizce atasözleri ve İngilizce deyimler de böyle bir özellik Deyimler ve Atasözleriİngilizce atasözleri ve belirli durumlar için kullanılan İngilizce deyimler bu dilin önemli parçalarıdır. Bu atasözü ve deyimler, dili kullanan kültürlerin yaşamlarını nasıl sürdürdüklerine ve geçmişlerinden çıkardıkları derslere göre şekillenmektedir. Yaşamın daha iyi sürdürülebilmesi için nasihat anlamı taşımaktadır. Türkçe olarak atasözleri denilen sözler, İngilizce ’de proverbs olarak adlandırılır. Proverbs aynı zamanda bir kültürü de yansıtmaktadır. Bu sözleri öğrenmek de o kültüre daha fazla hâkim olarak dilin öğrenilmesini ve kullanılmasını atasözleri ve deyimleri günlük konuşma dilinde çokça kullanıldığından hem anlamayı hem de konuşmayı geliştirmek için önemlidir. Yazımızın devamında İngilizce deyimler ve atasözleri ile ilgili örneklere yer vereceğiz. Bunların Türkçe çevirilerini ve anlamlarını ekleyeceğiz. Böylece İngilizce atasözleri incelenirken zaten gerekli olan anlamlarını da aktarmış olacağız. Aynı yöntemi İngilizce deyimler için de Atasözü Örnekleri ve AnlamlarıKültürün canlı bir parçası olan her bir dilin kendine özgü olan ve çoğunlukla nasihat anlamı taşıyan atasözleri vardır. İngilizce atasözleri de bu bağlamda değerlendirilebilecek önemli sözlerdir. Bu atasözlerinden en sık kullanılanları ve güzel anlamlar içerenleri who live in grass houses should not throw Karşılığı Camdan evlerde yaşayanlar başkalarına taş Kendisi mükemmel olmayan kişiler başka kişileri durumlarına göre can lead a horse to water, but you can’t make him Karşılığı Atı suya götürebilirsin, ama ona suyu İnsanların bir işi yapmaları için onlara yol göstermek mümkündür. Ancak o işi yapmak ya da yapmamak insanların kendi inisiyatifindedir. Bir işi yapması için kimse bird in the hand is worth two in the Karşılığı Eldeki bir kuş çalıdaki iki kuştan daha İnsanın elindekinin değerini bilmesi gerekir. Az da olsa sahip olunan şey her zaman sahip olunmayan ya da sahip olunamayacak olan şeyden daha değerlidir. Çünkü elindekinin kıymetini bilmeyen kişi daha fazlasına sahip judge a man until you've walked in his Karşılığı Bir kişinin botlarıyla yürümeden onu Bir kişiyi yargılamadan önce kendini onun yerine koymak gerekir. Çünkü o kişinin şartlarını bilmeden yaptığının nedenlerini anlamak olası değildir. Böyle durumlarda ise bir kişiyi doğru şekilde değerlendirebilmek mümkün speak louder than Karşılığı Hareketler kelimelerden daha sesli Bir şeyin yapılacağının söylenmesi çok da önemli değildir. Çünkü söylenen şey gerçekleştirilmediğinde bir değeri kalmaz. Verilen sözlerin davranışlarla yerine getirilmesi çok daha etkili ve man's trash is another man's Karşılığı Bir kişinin çöpü başka bir kişinin Neyin değerli olup neyin değersiz olduğuna ilişkin düşünceler kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bir şey sadece bir kişi ona değersiz dediği için değersiz olmaz. A’nın değersiz gördüğü B için çok farklı anlamlar taşıyor olabilir ve farklı can’t make an omelet without breaking a few Karşılığı Birkaç yumurta kırmadan omlet yapamazsın. Anlamı Hayatta hiçbir başarıya kolay yoldan ulaşılamaz. Başarıya giden yolda her zaman sıkıntılı durumlarla karşılaşılmaktadır. Bu zorluklar karşısında kimi zaman kayıplar yaşansa da sonuca ulaşabilmek için yaşanan kayıpları önemsememek grass is always greener on the other side of the Karşılığı Tepenin diğer tarafındaki çim her zaman daha İnsanlar sahip olmadıkları şeyleri her zaman daha ilgi çekici bulurlar ve elde etmek isterler. Ancak ona sahip olduktan sonra yükledikleri anlam azalır. Böylece sahip olamadıkları farklı şeyleri daha güzel bulmaya little knowledge is a dangerous Karşılığı Az bilgi tehlikeli Bir konu hakkında bilgisi kısıtlı olan bir kişinin o konu hakkında yorum yapması yanlıştır. Tam anlamıyla bilinmeyen bir konudaki yönlendirmeler başka kişiler için tehlikeli durumlara yol for the best, but prepare for the Karşılığı En iyiyi umut et ama en kötüsü için İnsan her zaman en iyi durumlar için umutlu olmalıdır. Ancak hayatın her günü iyi durumda geçmez. Bu nedenle umut ederken kötü durumlar için hazırlanmak ihmal Deyim Örnekleri ve Anlamlarıİngilizce deyimler konuşma dilinde sıklıkla kullanılan sözlerdir. Bu nedenle İngilizce dizilerde, filmlerde ve televizyon şovlarında bu deyimlere sürekli olarak rastlamak mümkündür. İngilizce öğrenebileceğiniz en iyi Netflix dizileri ile aşağıdaki deyimlere dikkat the Havanın altında olmak. Kendini iyi hissetmemek ve hasta olmaya başladığını hissetmek anlamlarında someone’s Birinin bacağını çekmek. Birisi ile dalga geçildiğinde ve onu kandırdığında kullanılan deyimdir. Genellikle şaka amacı belirtilerek kişinin alınmaması in a blue Mavi ay çıktığında. Çok sık görülmeyen durumlarla karşılaşıldığında o durumun nadirliğini belirtmek için eye to Göz göze görmek. Bir konuda başka biriyle aynı görüşte olduğunu belirtmek için kullanılır. Aynı gözden bakabilmek anlamı the skin of your Dişinin derisi ile. Bir durumun kıl payı gerçekleştiğini ifade etmek için kullanılır. Zar zor atlatılan ve ince bir çizgide olan olayları your chin Çeneni dik tut. Karşılaşılan zorlu durumlar karşısında metanetli davranılması gerektiğini ifade eden deyimdir. Sıkıntılı durumda bulunan kişilere piece of Bir kek dilimi. Yapılması çok kolay olan şeyler karşısında kullanılan deyimdir. Durumun veya meydan okumanın kolaylığını ifade apples and Elma ile portakalı karşılaştırmak. Birbirinden farklı olan iki durumun birlikte değerlendirilmemesi gerektiğini ifade dilinde kullanılan atasözü ve deyimlerin bizce en güzel olanlarını örnekler halinde vermeye çalıştık. Eğer siz de atasözü ve deyimlerin daha fazlasını merak ediyorsanız, detaylı bilgiler içeren kaynaklardan öğrenmenizi gerçekleştirebilirsiniz. Ayrıca, Enstitü bünyesinde yer alan online eğitimler içerisinden İngilizce seviyenize karşılık gelecek, başlangıç seviyesinden üst seviyelere kadar olan İngilizce eğitimi seçiminizi yaparak aynı zamanda İngilizce konuşma anlamında da kendinizi atasözleri ingilizce deyimler ingilizce atasözü örnekleri ingilizce deyim örnekleri ingilizce Atasözleri toplumların geçmişlerinden gelen tecrübelerini, kültürlerini, yaşam biçimlerini, olaylara bakış açılarını gösteren değerli hazinelerdir. Yabancı dil öğreniminde o dile ait atasözlerini öğrenmek hem kültürel dağarcığınızı geliştirir hem de sizler için daha geniş bir ifade alanı gelin İngilizce atasözleri ve anlamları konusuna biraz yakından bakalım. In the country of the blind, the one-eyed man is king. Anlamı Körler ülkesinde tek gözlü adam karşılığı Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler. When in Rome do as the Romans do. Anlamı Roma’da Romalı gibi davranTürkçe karşılığı Davranışlarınız bulunduğunuz ortama uygun olmalıdır. Words cut more than swords. Anlamı Kelimeler kılıçtan daha çok karşılığı Kalem kılıçtan keskindir. Cut your coat according to your cloth. Anlamı Pantolonunu kumaşına göre karşılığı Ayağını yorganına göre uzat. It’s no use crying over spilt milk. Anlamı Dökülmüş süt için ağlamaya karşılığı Son pişmanlık fayda etmez. Between the devil and deep blue sea. Anlamı Şeytan ile derin sular karşılığı Aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık. Don’t count your chickens before they hatch. Anlamı Yumurtadan çıkmadan tavuklarını karşılığı Dereyi görmeden paçayı sıvama. The grass is always greener on the other side of the fence. Anlamı Çitin diğer tarafındaki çimler her zaman daha karşılığı Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür. Don’t bite off more than you can chew. Anlamı Çiğneyebileceğinden büyük lokmayı karşılığı Boyundan büyük işlere kalkışma. Better late than never. Anlamı Geç hiçten karşılığı Geç olsun, güç Atasözleri ve AnlamlarıAtasözleri İngilizce de olsa Türkçe de olsa gördüğünüz gibi birbirine çok yakın anlamlar içermektedir. Neredeyse kelime kelimesine tercümesini bile yaparak yabancı bir dildeki atasözünü anlayabilirsiniz. İngilizce atasözleri ve anlamları konulu yazımızı çok işinize yarayacak, günlük hayatta sıkça kullanabileceğiniz bonus bir deyimle bitirelim. Günlük konuşmalarınız sırasında bir kelimeyi hatırlayamazsınız ama dilinizin ucundadır ya işte bu durumlarda karşınızdaki kişiye “It is on the tip my tongue” yani dilimin ucunda diyerek kendinizi ifade edebilir ve düşünmek için biraz daha zaman kazanabilirsiniz. Konuşmalarınızı İngilizce atasözü kullanarak daha da güzel ve doğal hale getirmeyi ihmal etmeyin. Atasözlerimiz ve deyimlerimiz hayata bakışımızın, değerlerimizin, geleneklerimizin, inançlarımızın söze dönüşmüş biçimleridir. Her atasözü her deyim aslında bir kültür değerimizdir. Atasözlerinin ve deyimlerin en önemli özellikleri; insana ve hayata dair tecrübe ve deneyimlerin birkaç sözcük ile söylenerek gelecek nesillere aktarılması ve zamandan tasarrufa gidilerek paylaşılmasıdır. Dilde minimum çaba ile maksimum etki yaratma prensibi, atasözleri ve deyimlerde de kendini göstermekte ve bu yolla zengin ve önemli içeriklerin çok seri ve pratik bir şekilde anlam derinlikleri ile birlikte aktarılabildiği ortaya çıkmaktadır. Burada önemli olan zamandan tasarrufa giderken, anlam ve içerik bakımından kısıtlamaya gidilmemesidir. Hem her iki dilde ortak kullanılan hem de sadece bir dile yerleşmiş olan atasözleri ve deyimler vardır. Tüm bu ciddi terimlerden sonra, size bu yazımda sunmak istediğim; bana biçem ve semantik olarak komik ve ilgi çekici gelen bazı Türkçe atasözleri ve deyimlerin, Almancada ve İngilizcede nasıl karşılık buldukları ile ilgilidir. Ben bu yazıyı büyük keyifle yazdım, umarım siz de keyifle okursunuz… ~pişmiş kelle gibi sırıtmak grinsen wie ein Honigkuchenpferd to grin like a Cheshire cat ~birininkuyruğuna basmak brüllen wie am Spieß to scream blue murder ~bostan korkuluğu dumm wie Bohnenstroh as dumb as a post ~bir taşla iki kuş vurmak zwei Fliegen mit einer Klappe schlagen to kill two birds with one stone ~havanda su dövmek um den heißen Brei herumreden to beat about the bush ~eski kulağı kesiklerden olmak mehrere Eisen im Feuer haben to have many/two strings to one’s bow ~yanlış ata oynamak auf dem falschen Dampfer sein to be barking up the wrong tree ~doğrucu Davut das Kind beim Namen nennen to call a spade a spade ~pireyi deve yapmak sich die Radieschen von unten ansehen to be six feet under ~bugün git, yarın gel Morgen, morgen, nur nicht heute, sagen alle faulen Leute. Don’t put off for tomorrow what you can do today. ~ayranı yok içmeye, atla tahtırevanla gider *çeşmeye auf großem Fuß leben to live like a lord ~Çocuktan al haberi. Kindermund tut Wahrheit kund. Children are never shy about telling the truth. ~Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Lügen haben kurze Beine. A lie has no legs. ~Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler. Unter den Blinden ist der Einäugige König. In the land of the blind, the one-eyed man is king. ~Nerede çokluk, orada *yokluk. Viele Köche verderben den Brei. Too many cooks spoil the broth. ~Haydan gelen huya gider. Wie gewonnen, so zerronnen. Easy come, easy go. ~Vakit, nakittir. Zeit ist Geld! Time is money! ~Güzel bakan güzel görür. Schönheit liegt im Auge des Betrachters. Beauty is in the eye of the beholder. O hâlde yazımı, saygıdeğer Shakespeare’i de anarak; “Sonu iyi olan her şey iyidir” diye çevirdiğim cümleyi, yazıdan aldığınız hazza göre çevirisini yapabilmeniz adına alt satıra bırakarak bitirmek istiyorum ~ Ende gut, alles gut. All’s well that ends well. ~ Kaynakça Türk Dil Kurumu-Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü dict-Almanca&İngilizce Atasözleri ve Deyimler termbank-Almanca&İngilizce Terimler Sözlük Görseller DeutschLernerBlog Tags Almanca Çeviri Almanca İngilizce Çeviri Atasözleri Deyim Çevirisi Deyimler Idioms İngilizce Deyim Kalıplaşmış Sözcükler Deyimler ve atasözleri, bir dilin doğal gelişim sürecinde ortaya çıkan, nesilden nesle aktarılarak sürdürülen özlü sözler olarak tanımlanabilir. Bu özlü sözler genellikle bir durum ya da olay karşısında söylenir. Deyimler, çoğu zaman gerçek anlamlarının dışında bir anlam taşırlar ve tam bir cümle halinde olmazlar. Genellikle sözcük öbeklerinden meydana gelirler. Atasözleri ise cümle halindedir. Nasihat vermek ya da bir durum karşısındaki deneyimleri aktarmak için kullanılır. İngilizce deyimler ve atasözleri de bu dil içerisinde önemli bir yer tutar. Özellikle tam anlamıyla İngilizce öğrenmek ve konuşmak isteyenler için, bu dildeki deyim ve atasözlerini bilmek zorunluluk arz eder. İngilizce Deyimler ve Türkçe Karşılıkları İngilizcede sık kullanılan deyimlerden bazıları ile Türkçe anlamları aşağıdaki gibi sıralanabilir A piece of cake Kolay lokma. Betterlatethannever Türkçedeki “geç olsun, güç olmasın” deyimi ile benzerlik gösterir. Break the bank El yakmak şeklinde çevrilir. Bornwith a silverspoon in one’smouth Doğuştan ağzında gümüş kaşıkla doğmak anlamına gelir. BurnBridges Köprüleri atmak ya da köprüleri yıkmak anlamıyla çevrilir. Don’tbeat a deadhorse Ölü bir atı yenme anlamına gelir. Türkçedeki “boşa kürek çekme” deyimi ile özdeştir. Gowiththeflow Olayları akışını bırakmak anlamındadır. Hit theroof Çatıya çarpmak anlamına gelse de deyim olarak “sinirinin tepesine çıkması” ya da “tepesinin atması” şeklinde çevrilir. Sit tight Aşırı sabırlı olmak anlamına gelir. Cuttothechase Sadede gelmek, sözü kısa tutmak anlamında kullanılır. İngilizce Atasözleri ve Türkçe Karşılıkları İngilizcede sık kullanılan bazı atasözleri ile Türkçe anlamları aşağıdaki gibidir Theearlybirdcatchestheworm Erken uyanan kuş solucanı yakalar anlamına gelir. Türkçedeki “erken kalkan yol alır” atasözü ile eştir. Neverlook a gifthorse in themouth Hediye atın dişine bakılmaz şeklinde çevrilir. Easycome, easygo Kolay gelen, kolay gider anlamındadır. Don’tjudge a bookbyitscover Bir kitabı kapağına göre yargılama anlamı taşır. Rome wasn’tbuilt in a day Roma bir günde kurulmadı biçiminde tercüme edilir. Wemustlearntowalkbeforewe can run Koşmadan önce yürümeyi öğrenmeliyiz şeklinde çevrilir. Don’t bite offmorethanyou can chew Çiğneyebileceğinden fazlasını ısırma anlamındadır. Örnek Durumlar ve Kullanılması Gereken Deyimler ve Atasözleri İngilizce deyimler ve atasözleri genellikle durumlar karşısında kullanılır. Deyim ve atasözlerini doğru yerde, doğru durum karşısında kullanmak, sözün etkisini artırır. Seni besleyen eli ısırma şeklinde çevrilen “don’t bite thehandthatfeedsyou” atasözü, vefanın önemini belirtmek için kullanılır. Ya da dürüstlüğün önemine atıfta bulunmak için; dürüstlük en iyi yoldur anlamındaki “honesty is thebestpolicy” atasözü tercih edilebilir. Türkçedeki gözden ırak olan, gönülden de ırak olur atasözüne benzer olarak, benzer durumlarda “out of sight, out of mind” atasözüne de başvurulabilir. Farklı durumlar karşısında kullanılabilecek deyimler de çeşitlilik gösterir. “SellicetoEskimos” deyimi, Türkçedeki tereciye tere satmak deyimi ile benzer bir anlam taşır. Eskimoya buz satmak olarak çevrilen bu deyim, bir işin ustasına, o konuda deneyimsiz birinin bilgi vermesi durumunda kullanılır. Belirsizlik içeren durumlar karşısında da askıda kalmak ya da havada kalmak anlamlarına gelen “up in theair” deyiminden yararlanılabilir. Türkçede çok çalışma durumunda kullanılan eşek gibi çalışmak deyimi, İngilizce de at gibi çalışmak olarak kullanılır ve “worklike a horse” şeklinde ifade edilir. okuz altinda buzagi not search for a calf under an ox. havlayan kopek dog that barks much does not bite. yenilen pehlivan gurese defeated wrestler is not tired of wrestling. ofke ile kalkan zararla who gets up starts up in anger, sits down with a loss. ne ekersen, o'nu harvest what you sow. sinek kucuktur, ama mide fly is small, but it is big enough to make one sick. sormak ayip degil, sormamak bilmemek is not disgraceful to ask, it is disgraceful no to ask. köprü altı cam cam, öpsün seni the bridge glass glass, my uncle will kiss you. eskiden olacak o kadar'da uyarlanmıştı bu;cut it short, let it be an aydın song*... gülü seven dikenine me, love my anlamda iki atasözü. birlikten kuvvet doğar one for all all for one very makbule has gone...bkz yersen the fucked ass doesn’t have any lawsuit. * - dont take underdog's curse, it will come out slowly slowly.bkz mazlumu getirin bana ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.

ingilizce atasözleri ve türkçe karşılıkları